Vali Öksüz’ün bu uygulamadan haberi var mı?

Muharrem YERLİ / KARS HAKİMİYET

• Köylü köyünde mülteci durumunda
• Bir yandan “Köyüne dön” çağrısının yapıldığı bu günlerde, köyüne döneni köyüne sokmuyorlar.
• Üretici satın aldığı hayvanı uzay boşluğunda mı besleyecek?

Son zamanlarda bölgede yaşanan arazi ve mera anlaşmazlıkları Sarıkamış ve en son Arpaçay Tomarlı Köyünde yaşanmış ve her iki olayda cinayetle sonuçlanmıştı.

Daha birkaç gün önce haberleştirdiğimiz Arpaçay Kakaç Köyünde de böyle bir durumun yaşayacağına dikkat çekmişken, bu kez çok daha vahim bir konu yine Arpaçay Göldalı Köyü’nden geldi.

Şimdi Kars Valisi Türker Öksüz’ün önüne bu dosyayı koyuyor ve bir çözüm bulunmasını ümit ediyoruz.

Göldalı Köyündeki durum ise gerçekten akılları zorlayan olaylar zinciri gibi. Biz olayı şöyle özetleyelim;

Nevzat Kara..

Üç yıl önce ayrıldığı Arpaçay Göldalı Köyüne yerleştiği Bursa’dan geri dönüyor.

Köydeki akrabaları ile ortak toplam 730 küçükbaş hayvan satın alıyorlar.

35 haneli Göldalı Köyü’nün 15 bin dönüm yaylasının 5 bin dönümü Valilik kanalıyla Iğdırlı vatandaşlara ihale ile satılıyor.

Geriye kalan 10 bin dönümlük alan ise köy halkına bırakılıyor.

Köyün ise toplamda 900 büyükbaş ve 100 kadar da küçükbaş hayvanı var.

10 bin dönümlük yaylaya ise 15 – 20 bin hayvanın besleneceği bilinmesine rağmen, köyüne yerleşip damızlık hayvan beslemek isteyen Nevzat Kara’ya Kaymakamlık uzay boşluğunu gösteriyor.

Biraz daha açacak olursak;

Kaymakamlık diyor ki;

“Aldığın hayvanı 3 ay ayrı bir yerde kendin besleyeceksin sonra gelip bizden izin alıp küpelendireceksin, sonra meraya çıkacaksın.”

Şimdi haklı olarak Nevzat Kara soruyor;

“Ben bu hayvanı bu aylarda nerede besleyeceğim, bana gösterilen ahır ise bu aylarda içeride hayvan beslenmez, hepsi ölür. Aldığın yere hayvanımı götür diyor. Getirdiğim yer yani kendi köyüm, yani getirme diyor. Peki ben bu hayvanı uzay boşluğunda mı besleyeceğim? 3 ay bu hayvan bu sıcakta ahırda beslenir mi? bizim önümüze 3091 sayılı yönetmenliği koyuyorlar. İyi de bu esasında zeytinlikleri korumak için çıkarılan bir yönetmenlik ve devamında kanal, yol, ark, bina yapamazsın diyor meraya. Ben onu da yapmıyorum. Hayvanımı mensubu olduğum yaylama sürmek istiyorum, hepsi damızlık hayvan.

Kanserli oğlu var

Bir yandan kanserli oğlumun sağlığı ile uğraşıyorum, daha gencecik çocuk diğer yanda bu akıl almaz durumla cebelleşiyorum. Hakkım olan kendi yaylama çıkamıyorum ve aklımıza başka şeyler geliyor. Acaba beni sokmayıp Köy Tüzel Kişiliğinden faydalanıp muhtar inisiyatifinde başka hayvan mı sokulacak. Zaten denetimsiz, kontrolsüz y aylaya 3 bin 300 hayvan geleceği söyleniyor. Ancak biz bu sayının çok üstünde hayvan geleceğini biliyoruz. Ve buradan sayın Valimizi şimdiden uyarıyoruz. Denetleyin, kontrol edin. Gelen hayvanları anlaşılan hayvan sayısındaki farkı göstereceklerdir. Öte yandan 3091 sayılı yönetmelik yine aynı ilçeye bağlı Kakaç Köyünde başka bizim Göldalı Köyü’nde neden farklı işliyor?

Biz geri dönen ya da köyünde yaşamak ve üretmek isteyen insanlara karşı kendi köyümüzde yaşama hakkımız elimizden alınıyor, nefesimiz kesiliyor boğuluyoruz.

Ve kendi yerimizde, yurdumuzda yabancı sayılıyor mülteci durumuna düşülüyoruz. Bu da yarın bizim buralardan gitmemizi ya da istenmeyen ve istemeyeceğim olayların içine itilmemize neden oluyor. İsteğimiz şudur ki;

Sayın Valimizin bu konuya bizzat el atmasıdır. Tek çözümü bu makamda görüyoruz.” dedi.