Ani Ören Yeri´nde 130 yıl önceki kazılarda bulunan taş rölyefler görücüye çıktı

Ani Ören Yeri´nde 130 yıl önceki kazılarda bulunan taş rölyefler görücüye çıktı

"Cumhuriyet´in Işığında Anadolu´nun Kültürel Mirasına Yolculuk Projesi" kapsamında, UNESCO Dünya Miras Listesi´nde yer alan Ani Ören Yeri´nin hikayesinin ele alındığı sergide sergilenen 8 rolyefli taş görücüye çıktı.

Kars Arkeoloji ve Etnografya Müzesi´ndeki sergide Ani´den çıkarılan 244 arkeolojik ve etnografik eser yer aldı. 196 eserin ilk kez görücüye çıktığı sergide Ani Ören Yeri´nden Gürcistan kökenli Rus dil bilimcisi Arkeolog Nikolay Yakovleviç Marr tarafından çıkarılan taş rölyefler ise dikkat çekti.

Müzede, sergilenen 8 adet taşlara işlenen roliyefler, ziyaretçilerini yaklaşık 1000 yıl öncesine götürüyor. Güneş saati, çift aslan, Selçuklu yıldızı, Hz. İsa figürü, şahmeran ve hayvan figürerinin yer aldığı taşlardan bazıları ilk defa görücüye çıktı.

Kars Müze Müdür Vekili Hakim Aslan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü´nün 100+2 sergi projesi kapsamında, "Ani´nin Hikayesi" sergisini düzenlediklerini ifade ederek, "Bu kapsamda yaklaşık 244 adet eser sergiledik ve bunların 196 adeti ilk defa sergiye çıkan eserlerden oluşmaktaydı. Tabii birçok malzeme grubundan sergi oluşturduk. Bunlardan bir tanesi de taş eserlerimizdi. Bu kapsamda tamamda 8 adet taş eseri sergiledik, bu taş eserler arasında ilk olarak karşımızda rolyef tekniğinde yapılmış olan katedralin maketi bulunmakta, ikinci olarak karşımıza güneş saati bulunuyor. Tabii Ani Ören Yeri´nde dört adet güneş saati şu ana kadar tespit ettik. Bunlardan bir tanesi de müzemizde şu an sergilenmekte. Diğer bir taş eserimiz ise Hazreti İsa´ya bir sunağın bulunduğu bir rolyefimiz oluşturuyor. Önemli tabii bu eserler farklı dönemlerde bulundu ve müzemizde koruma altına alındı. Özellikle bu taş eser ise yine 1892 yılında başlayan Nikolay Marr kazılarında Açığa çıkarılan ve müzemizde koruma altında bulunan bir eser grubu. Burada altta bir aziz figürü, hemen üstünde ise ortada tahta Hz. İsa figürü yer almakta ve iki yandan Hz. İsa´ya sunaklar verilmektedir. Tabii Hz. İsa´nın bulunduğu alanda tahribatlar meydana geldiğinden net olarak görülememektedir." dedi.

Sergilenen taşlar hakkında bilgi veren Aslan, sözlerini söyle sürdürdü:

"Diğer bir taş eserimiz ise Selçuklu´muzun önemli bir ikonografyası olan çift aslan figürleridir. Yine kabartma tekniğinde yapılmış olup doğu ve batı gücünü simgeleyen çift aslan şeklinde tasvir edilmiştir. İki adet hayvan mücadelesinin bulunduğu taş eserimiz bulunmakta, bunlardan bir tanesi dağ keçisine saldıran bir ejder figürü yer almakta. Burada da hayvan mücadelesinin en güzel örneklerini karşımıza çıkarmakta. Yine bitkisel dallar ve motiflerle süslenmektedir. Bir diğer taş eserimiz ise Selçuklu Yıldızı, bölgemizde sıklıkla gördüğümüz bir motif yine bunu da sergilemiş bulunmaktayız. Ve son olarak çok önemli bir eserimiz olan Şahmeran ya da Türk mitolojisinde Umayana dediğimiz bir figürlü taşımız bulunmakta. Bu taşımız ise aslan gövdeli, kadın başlığı ve kuyruğu ejder şeklinde tasvir edilmiş bir figür. Türk mitolojisinde Umayana olarak tasvir edilmekte. Özellikle yüz çevresi ve başındaki başlık da yine Orta Asya Türk kültürünü en güzel örneklerinden bir tanesi olarak karşımıza çıkmaktadır."

d14a49e3-c6f2-4bc6-bdf4-ce975ee3e601.jpeg

1f2c89d6-4115-4bef-a0a0-ed6053346d5c.jpeg

99c516e6-ee3a-46e0-b9b9-9589774fdf37.jpeg

a9347718-8f64-4bf8-861a-879beb9cd453.jpeg

Kaynak:Hilal Özcan

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler